Aşık Fezali - 1965

Fezali (Pehlül) Baba 1924-1926 yılları aralarında Beçenek' te
dünyaya gelir. Annesi Kiraz ve babası Memet Cırık' tır.

Ozanımız Mahzuni Şerif' in saz ustalığını yapmış olan küçük amcası Fezali hem saz yapar hemde çalardı. Fezali Baba'nın aynı zamanda kendisine ait güzel deyişleri de mevcuttur. Evinde yıllarca yaptığı Cem' ler esnasında herzaman çalıp söylemiştir.

Aşık Fezali PEHLÜL Berçenek köyünün son Bektaşilerindendi. Elinden saz ve cura yapma geldigi gibi bunları çok iyi çalmasınıda bilirdi. 200 e yakın elde kalan şiirleri deyişlerini Berçenek'te yapılan cemlerde yıllarca çalıp söyledi. Çevresinde sakinliği ile tanınır, az konuşur öz konuşur tutumu ile sevilirdi.



Aşık Fezali - 1985

Değerli Aşık Fezali Pehlül hayatını köyde reçberlik ve bağ bahçede çalışarak sürdürdü. ŞEHRİBAN hatunla evli dört oğlu var Ali, Hacı, Nezir ve Necati. Şehriban hatunu 1985 yılı Ekim ayında kaybetti. Bir sene sonra da Kiraz hatunla evlendi. Köyde kendine ait evinde son gününe kadar yaşadı. Son zamanlarda rahatsız oldu yaşlılığında geçirdiği rahatsızlığa daha fazla dayanamadı. Köyde yaşadığı sürece çevresine örnek oldu.



Fezali Çocuklarıyla

Fezali (Pehlü lBaba) Berçenek'te yaşıyor. Kulakları zor duymakta ve gözlerinden rahatsız.
Mahzuni' nin ölüm haberini aldığında felç geçirmiş , tedavisi yapıldıktan sonra da ancak deynekle yürüyebilir durumda.



Komşuları Alhas Aslan - Aşık Fezali/Pehlül Baba ve Hanımı - 2006

Aşık Fezali PEHLÜL 87 yaşında 23.12.08 Salı günü saat 12 de hakka kavuştu. Kendisine Hak dan Rahmet ailesine başsağlığı diliyoruz!

Başımız Sağolsun!

 

Kaynak: Hacı Cırık

 


AŞIK FEZALİ ŞİİRLERİ


- Edremit in Altınoluk Fener mahallesini Fezali baba 1991 yılında ziyaret eder. Mahzuni' ninde birkaç günlüğüne geldiği
Altın Olukta o sene Mahzuni nin halka açık meydan konseri vardı . Mahzuni bu konseri belediyeninde yardımı ile parasız verdi. Bu çoşkulu konserin tek başına saatlerce sürdürdüğü sahnesini halkın alkışlarıyla tamamladı.

Fezali ile Mahzuni bir arada olduklarında muhabbetlere gülüşmelere hiç ara verilmezdi, zamanı dolu dolu yaşarlardı. Fezali yaşlı ama o devamlı sevda ile yaşayan haliyle, gerektiğinde tepkilerini belirtmeyi ihmal etmezdi. Fener Mahallesin de güzel gördüğü Selma hanımla üç ay içinde sohbetleri ilerliyor. Bu ilişki bir dostluk içinde devam ediyor. İkiside karşılıklı mektuplaşıp telefonlaşıyorlar. Bu ilişkinin içinde oluşan duygularını dile getiren bir şiirini kendi not defterinden yazıyorum.

(...)

Araya araya sordum geldim buraya
Bu fener köyünde gülsün ya Selma
Olurmusun melhem yanmış yaraya
Anladım gönlünü kulsun ya Selma

Ne ferhat'a verrim nede Şirin'e
Kul olanlar olur varır pirine
Bülbül gibi aşık isen gülüne
Ötüşür bülbüller dil Leyla Selma

İnsanlar sabreder bulur mevlayı
Def eder üstünden atar belayı
İnsan olan insan yapmaz hileyi
Ta ezelden belli gülsün ya selma

Fezalim söylerse aşk ile çoşan
Sabır kılıcını ehli ile kuşan
Erenler ceminde kaynayıp pişen
Hakikat babında yolsun ya selma

1991 Aşık Fezali



- Köy çeşmesine gelen kızlara adanmış şiiri:

(...)

Bir çift güzel geldi bizim çeşmeye
Elleri kınalı gözleri sürmeli
Uğradım yanına derdim deşmeye
O güzelin yollarında ölmeli

Kudretten mi aldın kaşın karasın
Sende benim gibi böyle yanasın
Nasip ola yurdumuza konasın
El bağlayıp divanına durmalı

Yanaklar kırmızı cennet elması
Sevap olur o güzeli sevmesi
Ak gerdanına sarılıpda ölmesi
Beraberce mezarıma girmeli

Huri mi Melek mi bilmem soyunu
Selviye benzettim usul boyunu
Eğer güzel sever isem huyunu
Varıp sürüsünde çoban olamalı

Fezali' yi ahuzarda bırakma
Çabuk gel yollarını yıpratma
Şu garip ellerde beni aratma
Gel deyince bizim ele gelmeli

14.02.1984 / Aşık Fezali



- Berçenek' i anlatan şiiri.

BERÇENEK

Kuruldu kurulalı tozlu köyüm
Söylemez derdini dilin Berçenek
Her seçim kullanırsın gider oyun
Sorulup bilinmez halin Berçenek

Baharda yürünmez çamur yolun
Susuzluktan bitmeden solar gülün
Neden böyle anlatılmaz halin
Vazgeçilmez çünkü yerin Berçenek

Doyulurmu halkıyın sözüne
Zarar gelsin istemem özüne
Hele Ozanların dertli sazına
Doyulmaz sedasın bilin Berçenek

Çoğu zaman kurak geçer yazın
Yamaçda bağlarda olurdu üzüm
Kokardı burcu burcu bekmez güzün
İlkbahar bağlarda belin Berçenek

İlk baharda tarlalar olunca göcek
Perişan olurdu yakardı sıcak
Kalan ekinleri de yerdi böcek
Kalmazdı damarda kanın
Berçenek

Harmanlar yığılırdı öbek öbek
Sap saman içinde beraber yemek
O günlerde öyle verilirdi emek
Yakardı halkını narın Berçenek

Reçelin bekmezin yapar güzden
Bağ bozumu bağlar dolardı kızdan
Bu işler için hazırlanılır yazdan
Gelen kış hesabın görün Berçenek

Dut'u erikleri dalda olunca
Yolardık onlarıda kararınca
Sahipleri biz gençleri görünce
Çalardık petekten balın Berçenek

Köy bağları yamacında sıralı
Üzümleri renkli beyazlı karalı
Karnı doymaz köylü kendin bileli
Tanınmış senin şanın Berçenek

Koşulurdu kanılar düşerdi yola
Dürüstdü insanları olmazdı hile
Üç ay tarla takımda olurdu çile
Tarla takımın da darın Berçenek

Koyunların sağılmaya gelince
Çanları çalardı inceden ince
Düğün bayram yiğit ata binince
Giderdi neşeli gelin Berçenek

Yan yana evler öyle yapıdan
Yorulurduk ayılmazdık uykudan
Şafakta kalkar giderdik damdan
Bazlama kömbeli unun Berçenek

Köy önünde sıra sıra çeşmeler
Baş pek pınar da kızlar türkü söyler
Aşık olanlar kıyılardan el eyler
Gürleyip akmadı selin Berçenek

Kuzeyi duzluk kayasına bakar
Bodur pınarı öze doğru akar
Kışın kuru soğukları çok yakar
Yağardı çokcada karın Berçenek

Çorak Tepe Cılbak harman yeri
Ot haymaların da çalardı biri
Adını sorarsan adı şiviş ali
Söyletir insanları dilin Berçenek

Daşolarda sonradan geldi köye
Eşekleri çalar satardı Umut niye
Ali baba döner un döker hü diye
Eksilmez nedense pirin berçenek

Yazmakla bitermi halin Berçenek
İlk kuruluş ismindi Bereçanak
Fezali der hangi derlere yanak
Dertlerin içinde durun Berçenek

Aşık Fezali


- 20.05.1962 İstanbul Fatih ormanında çalışıken yazdığı şiirleri.

(...)

Nice figan eden ey garip bülbül
Deyme yaralarım arttıkça artar
Ey kaşı kemanım saçları sümbül
Nice aşk ehline battıkça batar

Yar senin elinden düştüm çöllere
Beni destan ettin dilden dillere
Yağma ettin beni elden ellere
Kul gibi kendini sattıça satar

Ey Fezalim meclis devrana acep
Kalkmıyor aradan bin türlü hicap
Yandım desem dahi anlar mı acep
Eylemez merhamet yaktıkça yakar

Aşık Fezali



(...)

Ben müminim diye meydana gelme
Aşk bir hakikattır hali gözle dur
Be hey kardeş varıp boş yere yelme
Veçhinde görünen rahı gözle dur

Kimki görmek ister sırrı cananı
Biz biliriz gizli gizli yananı
Aşk meyinden içip içip kananı
Hak rahmet ettiği turu gözle dur

Geniştir bu dünya çirkefe batma
Eriş menziline yabana atma
Arifler ceminde çay daşı atma
Eriş bir menzile sözün izle dur

Güzel olan güzel halı eyler yar
İrfanın hakikat olnur hep var
Fezalim kıbleyi ağdeme yalvar
O şahların şahı ulu gözle dur

Aşık Fezali

 

* Fezali Baba' nın Not Defterinden Alınmıştır.

 

geri
mahzuni ailesi
ileri

 

yukari

© [ tasarım: yüksel gürel / tasarim@mahzuniserif.com ]

Free JavaScripts provided
by The JavaScript Source