Aşık Mahsuni nasıl gözardı edilebilir?

“Keskin sol’un Aşik Mahsuni’ye burun kıvırıp küçümsemelerinin, reddetmelerinin nedenleri ni çok biliyor ve bir bakıma bu “çok bilmişleri anlayışla karşılıyorum.

Fakat kendilerini gerçekçi, toplumcu ya da sosyalist - gerçekçi toplumcu gördüğümüz, aklı başında yazın adamlarımızın bu konudaki suskunluklarına bir anlam vermiş değilim;
ve bu tutumu yadırgıyorum!

Ali Atsak - Anadoluda Yaşam

..." Bin Yılın Türküsü gecesinde elinde sazıyla küçük dev adam sahne almıştı. Arkasında bin iki yüz kırk altı bağlamacı eşliğinde üç parçayı sadece Mahzuni Şerif söyledi. Çünkü o farklıydı. O Alevilerin çağdaş ozanıydı... O gece çok mutlu olduğunu söyledi.

Bu kez Bin Yılın Türküsü onsuz ülkesine geliyor, onun eserleri hüznü coşkuya dönüştürecek..."

Bin Yılın Türküsü - YAŞAR SEYMAN - Cumhuriyet 03.10.2002

 

...Cumhuriyet Gazetesi İmtiyaz Sahibi ve yazarı İlhan Selçuk, Müslümanlığın insana insan gibi bakmak, eşitlik ve özgürlük içinde yaşamayı bilmek olduğunu vurgulayarak, ''Âşık Mahzuni bize bunları öğretti. Biz de öğrenmeyenlere öğreteceğiz'' dedi.

ÖZGÜR BURAK ÖZTÜRK / CUMHURİYET - 06.06.2003

" Susmayıp da Ne Yapayım? "

Bu güne kadar 1000'e yakın esere imzasını atan ve bir süredir müzik dünyasından uzak kalan Aşık Mahzuni Şerif işte böyle diyor. Sonra da ilginç konularla sürdürüyor sözlerini.

Aşık Mahzuni Şerif , "Bir halk ozanı olarak duygularımı ve düşüncelerimi değil, halkın duygu ve düşüncelerini yansıtmaktan ötürü çok mutluyum" diyor. Mahzuni Şerif sayıları bine ulaşan eserler hazırladığını söylüyor: 453 tanesi 45'lik 14 tanesi LP olmak üzere, toplam 467 tane de plak hazırlamış.

Ozanın hazırladığı son iki LP ise, "Kuduran Dünya" ile "Yalnızım Bu Ellerde" adlarını taşıyor. "- Bu iki LP' de yer olan eserlerimi çok zorlanarak hazırladım. Nedeni de, dünyanın ve halkımın içinde bulunduğu sorunların giderek büyük boyutlara ulaşmış olmasıdır. Öyle ki , bu sorunlar , hazırladığım son iki LP' ye bile yansıdı.

Hammadde yokluğu nedeniyle , plaklarımı bin bir güçlükle hazırladım. Bir zamanlar halk ozanları kelle koltukta o yöreden bu yöreye dolaşır dururmuşlar... Onların tek korktukları ve çekindikleri nokta , öldürülmekmiş... Oysa günümüzde korkunun kaynağı değişti. Günümüz halk ozanları , ekonomik güçlüklerden korkuyorlar...''

Aşık Mahzuni Şerif ile ilgili pek çok söylentiler çıktı... Söylentileri çıkaranların büyük çoğunluğu, "Artık Aşık Mahzuni sustu!.." diyordu. Ozan , kendisine "sustu" diyenlere , su cevabı verdi:

"- Sayısı bine ulaşan eserlerim var. Öte yandan iki şarkısı, türküsü olan sanatçılarda var. TV, radyo ve basın onlara yer veriyor. Eserlerimi televizyon göstermez, radyo çalmaz ve basında yer vermezse, Mahzuni köyünde susmayıp da ne yapsın, baba...

Plak sanayinin durumu ortada. Bir zamanlar plaklarımın sayısı milyonu bulurdu. Bugün korsan kasetçilik çıktı ortaya... Korsan kasetlerin, Gaziantep'te bir tuvalette satıldığını gördük. Sanat ve sanatçılar tuvalete kadar düştükten sonra, Mahzuni köyünde susmayıp da ne yapsın, baba..."

Kuran suresi türkü oluyor

Ünlü halk ozanı Mahsuni Şerif, Kuran'daki Ali İmran Suresi'ni Türkçe olarak saz ile çalıp türkü gibi okuyacağını açıkladı.

Aşık Mahsuni, Ali İmran Suresi'nin Müslümanlara çok önemli mesajlar verdiğini belirterek, ilk kez saz ile bir surenin çalınacağını vurguladı ve ''Bir kısmını bitirdim. İlk aşamada dinleyenlerin de hoşuna gitti. Diyanet İşleri Başkanlığı da beğendi. Artık bazı şeyleri aşmanın zamanı geldi. Çalışmalarım biraz daha zaman alacak. Son kasetimde bunu okuyacağım. Prof. Erdoğan Surat, bunu bana önerdiğinde çok hoşuma gitti. Surenin 2 ile 15'inci ayetlerini Türkçe olarak çevirdik. Orada Rab, Allah kelimeleri geçiyor. Ben bu kelemeleri bazen Hak, bazen Tanrı olarak değiştirdim. Çok da güzel oldu. Belki ilk aşamada tepki gösterenler olabilir'' dedi.

ÜNLÜ OZANIN, KÖLN'DE KALBİ DURDU


Eşi, başucundan ayrılmıyor.

Ünlü halk Ozanımız Mahsuni'yi eşi Fatma, yalnız bırakmıyor.
Fatma Hanım, ''Gece 03.00'te rahatsızlandı. Biraz konuştuktan sonra uykuya dalmıştı. Horlamaya başlayınca doğrultmak istedim. İşte, ne olduysa o zaman oldu '' diye gözyaşı döktü.

Mahsuni Komada

Dostları ile birlikte olabilmek için Köln'e gelen ünlü halk ozanımız Aşık Mahsuni, ölüm kalım mücadelesi veriyor.

Kalbi duran ünlü ozanın yaşama döndürülmesi için, doktorlar 20 dakika çaba sarfetti. Bitkisel hayata giren Aşık Mahsuni'in kalb krizi geşirdiği ya da beynindeki bir sorundan dolayı rahatsızlandığı sanılıyor.Durumu ciddi olan Mahsuni'nin eşi Fatma Mahsuni yoğun bakımdaki kocasını yalnız bırakmıyor. Böbrekleri de çalışmayan Mahsuni, dialize bağlandı.

Beyin ve kalb damarlarında tıkanıklık olan Aşık Mahsuni'nin hayatta kalmasnın mucize olduğunu söyleyen doktorlar, ''Gerekli her türlü bakım yapılıyor. Şu anda kalb atışı 120'lerde. Tansiyonu çok düşük. Kalb atışları 90'lara düştüğünde makinelerden çıkaracağız'' dediler.
Mahsuni, geçtiğimiz yıllarda beyin kanaması geçirmişti.

Hasan AYCI / KÖLN,(dha)

AŞIK MAHZUNİ ŞERİF KÖLN'DE ÖLDÜ

KÖLN - Aşık Mahzuni Şerif tedavi gördüğü Köln-porz hastanesinde, bu sabaha karşı vefat etti.

Aşık Mahzuni Şerif, 4 gün önce hastanede tedavi altına alınmıştı. Sanatçının, damarlarındaki tıkanıklık nedeniyle tedavi altına alındığı ve bu sabaha karşı 05.00'e doğru öldüğü belirtildi. Aşık Mahzuni Şerif, 1939'da Kahramanmaraş'ın Afşin ilçesine bağlı Berçenek köyünde doğdu. Evli ve 8 çocuk babası Mahzuni Şerif'in, 400'e yakın plağı, 50'nin üzerinde kaseti ve 9 kitabı var.

Sanatçının cenazesinin yarın Türkiye'ye gönderilmesi bekleniyor.

Türk popunda Âşık Mahzuni

Âşık Mahzuni isminin Türk popuna ilk girişi, 1968 yılında Cem Karaca vasıtası ile olur. Apaslar adlı grubu ile ortalığı kasıp kavuran Cem Karaca, o yıl, Mahzuni Şerif'ten 'Oy Bana Bana'yı plak yapar. Ama Âşık Mahzuni Şerif'in Türk Popu'nda daimi olması için 1972 yılını beklemek gerekecektir.

O yıl, Günaydın gazetesi tarafından düzenlenen 5. Altın Mikrofon Yarışması'nı kazanan Edip Akbayram, yarışma şarkısı olan 'Kükredi Çimenler' adlı şarkıyı plak olarak yayımlarken, arka yüzüne Mahzuni Şerif'ten 'Boşu Boşuna'yı koyar ve bu şarkı, yarışma şarkısının önüne geçerek herkesin diline yerleşir. İşin arkasını, yine bizzat Edip Akbayram getirecektir. 'Dumanlı Dumanlı Oy Bizim Eller', 'Bugün Bizde Bayram Var', 'İnce İnce Bir Kar Yağar' ve 'Garip' adlı türküler Âşık Mahzuni ismini de pop piyasasında en çok aranan isim haline getirir...

1974 yılı, tam anlamıyla Âşık Mahzuni yılı oldu denilebilir. O yıl; Gülden Karaböcek 'Ahu Gözlüm' ve 'Nem Kaldı'yı, Sevil & Ayla 'Yiğitler'i, Yaşar 'Dokunma Keyfime'yi, Ersen ve Dadaşlar 'Yedin Beni'yi plak yaptı. Sonraki yıllarda da, Ersen ve Edip Akbayram Âşık Mahzuni söylemeye devam ettiler ve onlara Selda da katıldı. Selda 'Yuh Yuh' ve 'Şaka Maka'yı söyledi.

Son olarak, 90'ların en yetkin gruplarından CemAli, 'Yuh Yuh'a çağdai bir kılık biçti ve 'Youh Youh' haline getirdi. Grup, 'Hayat?' adlı albümünde de 'Şaka Maka'yı yorumladı. Gurubun yeni çıkan remix albümünde 'Şaka Maka, 'push mix' versiyonu ile yer aldı.

Âşık Mahzuni Şerif, ölümünün birinci yılında Hacıbektaş'ta mezarı başında anıldı

Tüm ezilenlerin ozanıydı / NEVSEHIR (Cumhuriyet)

- Büyük halk ozanı Âşık Mahzuni Şerif , ölümünün birinci yılında Nevşehir'in Hacıbektaş ilçesinde mezarı basinda anıldı.

Çilehane Tepesi'nde düzenlenen anma törenine, Mahzuni'nin eşi Fatma Mahzuni , kızları Şeyda, Yetiş, Derya , oğulları Ali ve Emrah Mahzuni ile TBMM Başkanvekili, CHP Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş , Meclis İdare Amiri, CHP İzmir Milletvekili Erdoğan Yeter , bazıi milletvekilleri, Hacıbektaş Belediye Baskanı Mustafa Özcivan , Kaymakam Recep Yüksel ve yurttaşlar katıldı.

'Çelikten sümbül bitirdiler'

Hacıbektaş Belediye Başkanı Mustafa Özcivan , Mahzuni'nin Alevi-Bektaşi kültürünün temelindeki yedi büyük ozandan biri olduğunu belirterek ''Bu ozanların attığı temeli yükselten, yücelten en önemli köşe taşı Mahzuni Şerif'tir. Mahzuni sadece Alevi Bektaşiliğinin değil, tüm ezilenlerin, sömürülenlerin ozanıydı, dünyanın ozanıydı'' dedi.

Ali Mahzuni de babası ve onun gibi düşünen ozanların ''çelikten sümbül bitirdiklerini, imkânsıza gönül hoşluğu ile bayrak açtıklarını'' söyledi.

Konuşmalardan sonra ziyaretçiler gözyaslari içinde Mahzuni Şerif'in mezarına kırmızı karanfiller bıraktılar. Hüzünlü törenden sonra ziyaretçilere İstanbul Şah Kulu Sultan Külliyesi Araştırma ve Eğitim Vakfı'nca hazırlanan etli pilav ve helva dağıtıldı.

TBMM Başkanvekili Yılmaz Ateş, törenden sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, Mahzuni Şerif'in halkın taşıdığı duyarlılığı kamuoyuna yansıtan en büyük ozanlardan olduğunu belirterek şöyle konuştu: Günümüzün Pir Sultan'ı ''Mahzuni, rengi, cinsiyeti ne olursa olsun bütün Anadolu insanını olduğu gibi kabul eden bir ozanımızdı. Baskıya, zulme baş kaldıran Anadolu âşıkları geleneğinin son temsilcisi idi. Günümüzün yaşayan Pir Sultan' ıydı. İnsanların dili, dini, mezhebi ne olursa olsun, yoksul, baskıya uğramış, sömürülmüş, kesimlerin sözcüsü oldu. Bu nedenle çok büyük baskılara uğradı. Hapis yattı. Buna rağmen Cumhuriyetten, demokrasiden, insan haklarından bir an olsun vazgeçmedi. Atatürk devrimleri onun en büyük sevdası oldu.''

* Daha Geniş İçerik İçin Siteye Bilgisayarınızdan Giriş Yapınız.